3 Eylül 2011 Cumartesi

Blue moves


Chanel'in  denim kumaşından esinlendiği mavi tonlarından oluşan limitli koleksiyonu Les Jeans De Chanel     (Blue Rebel, Coco Blue, Blue Boy) 8 Eylül'de piyasaya çıkadursun, benim için de günün oje rengi  Urban Outfitters Blue 1, günün şarkısı da Maroon 5 - Moves like Jagger.

İyi haftasonları!

Chanel will be relasing its denim inspired  limited collection  of  blue nail shades called Les Jeans De Chanel  (Blue Rebel, Coco Blue, Blue Boy) on September 8th  thus my choice of today nail polish will be Blue 1 from Urban Outfitters and I think it will go along well with a nice tune from Maroon 5 -Moves Like Jagger.
Have a nice weekend!


31 Ağustos 2011 Çarşamba

Chasing the blue


Kara göründü!!!  / I can see the land!!!

Mutlu bayramlar! :) Tatilden geçen perşembe döndüğüm için, bayramda boş İstanbul sokaklarının tadını çıkartanlardan biriyim, dolayısı ile post yazacak vakti bulmuşken, hemen o sevdiğiniz tatil postlarından birini bir araya getirdim.

Hello everyone! My country is having a long religious holiday right now and I was away to Cesme and Bozcaada (Tenedos) for a vacation last week. While I have a lot of time at my hands for wandering empty streets of Istanbul, wanted to gather a post for my latest holiday.



Hiç muz ağacı gördünüz mü? / Have you ever seen a banana tree? 

Tatilde rotamız yaklaşık 4 günlüğüne Çeşme olarak belirlendi. Uzun karayolu yolculukları bana pek cazip gelmese de, kızlar (Iconjane ve D.) beni ikna etmeyi başardılar,ben de fazla nazlanmadım hani :)  Düşündüğümden kolay ve keyifli bir yolculuk sonrası, tatil sırasındaki ana üssümüz Ilıca'daki Ceshme Plus'a vardık. Burası çok itinalı servis ve yemekler peşindeyseniz sizi fazla tatmin etmeyebilir ama plajı ve genel durumuyla kalınabilir bir yer.

I'm not very keen on having long car rides but girls were succesful convincing me. We stayed at Chesme Plus in Ilıca  for 4 nights, it was ok if you are not looking for more.



Odadan manzara kayda değerdi. / This the view from our room, not bad eh? 



İki günümüzü otelin plajında gecirdikten sonra, kalan iki günümüzü Okan's Place ve Babylon'da degerlendirmeye karar verdik. Yemekleri çok başarılı olmasa da, Okan's Place atmosferi, huzurlu ortamı, muhteşem denizi ile gidilesi, Babylon ise bildiğiniz beach clublardan çok farklı değil, dolayısı ile bizde de farklı bir etkisi olmadı. Yeme-içme faslına gelince, en çok aklımızda kalan yerlerden biri, Çiftlikköy'deki Canbaba oldu. Ilgi alaka süper, yemekler güzel, fiyatlar çok ucuz değil ama balık, böcek pazarlığa tabi, yeteneğinize güveniyorsanız meydan sizin :)).

We spent two days at hotel's nice beach but been to other 2 beach clubs called Okan's Place and Babylon. We liked Okan's Place more because of its serene athmosphere, beautiful beach and sea. Canbaba in Çiftlikköy would be another recommendation from me as a fish restaurant. We loved the staff, food and possibility to bargain for fish &lobsters. :) .



Tatilde maalesef çalışmak zorunda olduğum zamanlar da oldu, bu zor zamanlarda aradığım desteği Haribo ayısında buldum.  / Unfortunately, I sometimes  have to work during my holiday but the support I was looking for came from the Haribo bear.



Okan's Place'de güneş böyle batarmış / This is  the sunset from Okan's Place.



Babylon'un serçelerinin karnı biraz açtı. / Babylon's sparrows were a bit hungry.

 Dönüş zamanı yaklaştıkça, hayıflanmaya başlayan ekipten çıkan ortak karar, dönüş yolunda  2 günde olsa çok sevdiğimiz Bozcaada'ya uğramak oldu.

On the way back home, the committee decided to spend 2 days in Bozcaada where we are in love with.


Ada'da Bakkal'a uğradıktan sonra Paris'i de alıp Mitos Beach/ Habbele'ye yöneldik. Adanın "en pahalı" plajı olarak adı geçen yer, fiyat olarak Çeşme plajlarının yanına yaklaşamıyordu tabiki. Yemekleri, denizi güzel, eh daha ne isteriz ki derken kredi kartı ile ödeme almamaları biraz sürpriz olsa da artılardan çok götürmedi.

Our first stop was Bakkal, we got Paris, the lovely mascot of Bakkal, and went to the Mitos Beach/ Habbele. This is so called the most expensive beach,which is not even close Cesme's beaches on price range, everything was fine except they don't accept credit card payment, which didn't cause much problem for us.







Maya'da kahvaltıyı bu sefer de atlamadık. / We also didn't skip breakfast at Maya  again this time.



Son  gün aktivitesi olarak sevgili Deniz Barlas'ın karakteri gibi renkli mekanı Deniz Art Cafe'ye uğradık. Geçen geldiğimizde tadilatta olduğundan gidemediğimiz mekan 2 ay içerisinde çok güzel bir yere dönüşmüş. Dekorasyon çok zevkli, sergilenen parçaların çoğunu  alabildiğiniz çok amaçlı, özel bir yer burası. İster sakin ve renkli bahçesinde dalından koparılıp hazırlanan Melissa çayınızı için, lavantalı bisküvilerden tadın, ister birbirinden güzel aksesuarlardan seçiminizi yapın, ister arayın kahvaltıya veya şarap-peynir eşliğinde aperitivoya gidin, hepsinden farklı keyifler alacağınız garanti.

As a last day activity, we went to Deniz Art Cafe which is a special place like the owner Deniz Barlas. On our last time in island , this place was still under construction, now it turned  a really nice place to be. You can either have a Melissa tea which  freshly gathered from the garden or taste delicious lavender cookies or   buy accessories  you've seen  ( well mostly) or call and go for  a breakfast and aperitivo experience. 


Daha fazla bilgi isterim ben, derseniz buyrun facebook sayfası:/ For more info here's the facebookpage: http://www.facebook.com/pages/Deniz-Art-Cafe/181050188621734







Gözüm yukarıdaki rengarenk ve fonksiyonel mücevher kutuları ve mekanın simgesi kertenkele yüzüklerde kalsa da, bir alışveriş cadısına dönüşmedim.

I really liked to buy those colorful and functional jewelery boxes or lizard rings but I was sensible enough and didn't turned to a shopping witch.


İşte ada ruhu! / This is the island spirit!  :) 



Bitirmeden bir de kıyafet postu yapalım ki, adet yerini bulsun. Bu tatilde yine rahatlık vardı, yüksek topuklara geçit yoktu.

I want to post some outfit photos since this is still "a style blog". Comfort is in, heels are out was again my motto on this holiday.







Gömlek/Shirt: New Look
Tulum/ Playsuit: River Island
Sandaletler /Shoes: Topshop
Canta/ Bag: Zara
Bileklikler /Bracelets: H&M, Loopie Love, Topman


Umarım yazı hoşunuza gitmiştir ama bitirmeden  önce teşekkürler yine bazı fotoğraflar ve başarılı eşliklerinden dolayı  tatil şekerlerim Iconjane ve D.'ye gidiyor. :))

Herkese iyi tatiller! 

I hope you've enjoyed this post. Before I leave, I'd like to send big thanks to my friends Iconjane and D. for some of the photos and their great companion on our holiday. :)

Bye! 


21 Ağustos 2011 Pazar

Iphone günlüğü 8


Hey beni hatırladınız mı?? Bu yazı bir kusura bakmayın uzun süredir post yapamadım ama sebeplerim vardı yazısı. Ofiste durumlar yoğun, bir de taşınıp,bir süre internet bağlantımız da olmayınca buraları biraz aksattım. Bu stresli günleri geride bırakmak için şu an  Çeşme'de kısa bir tatildeyim, tatil boyunca post yapamasam bile, twitter ve instagramda daha aktif olacağım.

Affımı rica eder, iyi pazarlar dilerim :)

Hey do you remember me?? This post is all about asking forgiveness and saying sorry lack of posts. Work was busy, we moved the officeand couldn't get internet connection almost for a week. After all, now I'm in a short holiday in Çeşme now, trying to release all the pressure. Maybe I won't be able to post soon but you can always follow me on twitter or instagram.

Please forgive me and have a nice Sunday :) 













8 Ağustos 2011 Pazartesi

Toto, we're not in Kansas anymore



Küçükken en sevdiğiniz film "Judy Garland"lı Oz Büyücüsü müydü? Dorothy'nin kırmızı, parıltılı ayakkabılarına bakıp, bayramlık ayakkabılarınızın kırmızı ve ona çok benzer bir çift olmasına annenizi ikna etmeye çalış mıydınız? Ben şahsen, Oz büyücüsünden çok Diana Ross'lu Michael Jackson'lu adaptasyon olan The Wiz'i tercih ederdim, sebebini siz zaten biliyorsunuz ;) . Seçiminiz hangisi olursa olsun bu kış Dorothy ruhu ayakkabılarda yaşayacak. Miu Miu'nun başını çektiği, yine tüm editoryalleri hükmü altına aldığı pullu,pırıltılı ayakkabılar sizi gündüzden dans pistlerine taşıyacak.

Not: İkonik başlığın geçtiği dizi ve filmlerden oluşan bu eğlenceli kısa filmi mutlaka izleyin ve ayakkabılarla ilgi detaylara markaların üstüne tıklayarak ulaşın .

Hoşçakalın :)

Was The Wizard of Oz   from Judy Garland your favorite movie when you were a kid? Or you loved Dorothy's red, shiny shoes so much and tried to convince your mum to buy a pair very similar to those ones?  My personal choice was  the adaptation movie "The Wiz" with Diana Ross and Michael Jackson and I believe you all know the reason ;) Whatever your choice was, this autumn ready to channel your inner Dorothy with the shoes especially from Miu Miu 'cause they almost dominate each and every editorial again. Let these shoes to be with you from day to the dance floor at night.

p.s: Please watch this funny short film where this iconic title have been used and click on the brands to see more info about the shoes :) 

1. Zara

Bye :)


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...