30 Haziran 2008 Pazartesi

Bugün ne giydim? ( Barcelona)

Geleli 1 hafta oldu ama Barcelona hikayeleri bitmek bilmiyor sevgili blog, ama daha önce dediğim gibi, bir de orda ne giydim bölümü yapacağım ,sonra sen sağ ben selamet :) Belirttiğim gibi, genelde rahat ve iddiasız seyler götürdüm ve evet bazılarını görmüştünüz. Belki aman hep aynı ayakkabıları giymiş, aynı cantaları kullanmıssın bile diyebilirsiniz ama bavulu nasılsa dolduracağım için çok bir şey götürmek istemedim, gece için bir küçük çanta, gündüz bir çanta yetti zaten :) Çekebildiğimiz kadarıyla işte Barcelona kıyafetleri:


İlk foto Barcelona havaalanından :

  • Jean Moto ( Topshop)


  • Tshirt Oysho


  • Babetler Zara


  • Çanta ve kolye H&M


  • Şal McQ by Alexander McQueen ( Erken doğum gunu hediyem, canım arkadasıma teşekkürler)


Barbekü partisine giderken ( Arkadaki istakoza dikkat :):



  • Tshirt Beyoğlu is merkezinden almıştım ama markasını şimdi hatırlayamadım, bakmam lazım


  • Sort H&M


  • Gladyatör sandaletler Nine West( Su an %30 indirimdeler ilgilenen varsa)


  • Çanta Mudo


  • Hırka Zara


Barri Gotic'te bir cadı:


  • Elbise H&M

  • Sandaletler Zara ( Bundan sonra çanta ve sandaletleri yazmayacağım, hep tekrar zaten :))



Sonar by day:



O elin durumu nedir öyle yaa? Gökten yağmur değil, sevgiler yağsın :)


  • Elbise Laura for Topshop ( Kışın indirimden almıştım,maxi elbise valla büyük rahatlık, istridye desenleri üzerine kurukafa, kiraz, çiçek gibi işlemeler var)


Sıradaki resim, Katalanları doğal ortamlarında görebileceğiniz, Picasso Müzesi'nin de bulunduğu El Born bölgesinden. Orda gerçekten elimde dondurma var , kafam kadar değil tabi ama :) Dondurma güzeldi, yalnız malum sahısında belirttiği üzere denemediyseniz Beyoğlu'nda ki Cream & Dream'i ( Cremeria Milano galiba diğer adı) deneyin hele çikolatalısı muhteşem, oralara kadar gitmeye gerek yok.




  • Elbise H&M

  • Bilezik ve küpe Accessorize


Sonar by Night: Yaşasın Sonar!!! Seneye tekrar görüşeceğiz...

  • Gömlek elbise: Be Young

  • Kemer :Mango

  • Altına gladyatörlerimi giydim


Pazar günü Gaudi'nin meshur Sagrada Familia katedraline gidildi, acaip bir yapı gerçekten, fotograf metro istasyonundan, yorgunluk emarelerine karşı kocaman bir kutu Red Bull bire bir :)



  • Üst Bershka

  • Kolye Agatha

  • Bilezikler Fendi

26 Haziran 2008 Perşembe

Barça Part II




Sonar by Day:

Vintage alışverişi yaptığım dükkan:




Barbekü partisi:






La Bouqeria ve et ürünleri :(


Bir sehirde Barri Gotic diye mahalle olursa tabiki gothlarda olur :))



Barça Part I






Neyi farklı yaptım bilmiyorum ama bir önceki yazıda ilk fotoğraf dışındakiler, üzerine tıklayınca açılmıyor, önemli olanlarını ve eklemediğim diğerlerini tek tek eklesem belki daha iyi olacak, boşuna uykusuz kalmışım, böhüüü..

24 Haziran 2008 Salı

Bir varmış, bir yokmuş, cadının biri Barcelona'ya gitmiş...

Barcelona... Havaalanından itibaren, daha otele giderken bile güzel duygular uyandırdı bende. Evler, evlerin balkonlarındaki brandalar, çiçekler... Sonra sehri gezmeye başladıkça, her yerinde başka bir güzellik gordum, mimaride modern olsun, eski olsun çok ileri bir zevk ve vizyon, ortaçağdan kalmasına rağmen bakımlı birbirinden guzel binalar, temiz sokaklar, sadece kırmızı ısık trafiğinin olduğu caddeler, sehrin her kösesine yayılmış, heykeller, anıtlar, çeşmeler, Gaudi'nin ama nasıl olur o zamanda böyle şey dedirten eserleri, motorsiklet ve bisikletleriyle korkusuzca gezen insanlar (Ben de düşünmeme rağmen, burada kullanmaya hiç bir zaman cesaret edemedim, ne de olsa erken ölmek istemem :p)... Barcelona'yı cografi ve tarihsel yonden burada anlatmayacağım tabiki, sonuçta bu bir gezi blogu değil ve bu bilgileri pek cok yerden edinebilirsiniz. Benim burada yazacaklarım, ben ve gözlemlediğim kadarıyla insanların tarzları , giydikleri, biraz nasıl yasadıkları, neler yaptıkları, alışveriş alışkanlıkları..vs.



Barcelona'nın tarzını tek kelime ile ozetle diyecek olursanız " rahat" kelimesi bu sehrin tarzını en iyi açıklayan kelime olur. Sehrin merkezinden 15 dk yürüyerek plaja ulaşmanız ve sehrin dışına doğru da başka plajların da olması, denizin insanların hayatındaki önemi, sıcak ve güneşli olması bu sehirde devamlı bir tatil beldesi havası estiriyor. Kızlarda genelde hakim olan görünüm "I've just come back from the beach" yani plajdan yeni geldim şekerim görünümü diyebilirim. Hafif ıslak rahat görünümlü saçlar, bronz ten, bikini üstüne giyilen bir sort, tshirt ya da elbiseyi, flip floplar veya düz rahat ayakkabılarla tamamlamak buranın olmazsa olmazları. Ne giyerseniz giyin kimse kimseye bakmıyor ve karışmıyor bunu tahmin etmek güç değil zaten. Hatta kızlar o kadar rahat ki kimse manikür ve pedikür yaptırmadan rahatça ne istiyorsa giyiyor, güzel görünüyor mu o tartısılır ama benim kırmızı ojeli yeni mani-pedili el ve özellikle ayaklarımın bayağı dikkat çektiğini söyleyebilirim sanırım birisinin bu sehirden olmadığını anlamanı en kolay yolu ayaklarına bakmak :)) Topuklu ayakkabı giyen cok az gördüm, olanlarda genelde dolgu topuk ya da espadril tipindeydi, zaten İspanya'nın espadrillerinin dünyaca meshur olduğunu belki sizlerde duymuşsunuzdur, ayakkabı konusunda biraz ileri olmalarına rağmen mağazalarda gördüklerim arasında pek beğendiğim ayakkabı olmadı. Hatta sevgili geçen sefer Barcelona'dan gelişinde 4 tane ayakkabı getirince, bu gezdiğimizde gördüğüm ayakkabılardan yola çıkarak sen bu ayakkabılar arasından nasıl bunları buldun bravo diye tebrik ettim kendisini, o da bu sene modellerde bir kısırlık olduğunu kabul etti. Erkeklerde ise yine rahatlık kelimesinin altını çizerek sıkça kısa ve kıvrık paça sortlar, atletler, parmak arası sandaletler ve bol bol sivri burunlu Keds tarzında ayakkabılar giydiklerini gördüm. Hem erkek hem de kızlardan örnekler çektim.İlgimi çeken başka bir şeyde Istanbul'da özellikle Nişantaşı civarında gördüğümüz o süper özenli, fönlü ve bakımlı, kollarında kocaman marka çantalarıyla dolaşan insanlardan burda hiç olmadığıydı veya ben yanlış yerlerde onları aramıştım, İstanbul giyim konusunda özen göstermek bakımından Barcelona'yı bir nevi geçti sayılır ama dediğim gibi sanırım onların umurunda değil.


Ben oraya giderken yönlendirmelerle pek şık ve rahatsız seyler getirmedim. Uçakta genelde üşüdüğüm için jean ile olaya başladım ve ilk fotoğrafı Barcelona'ya varır varmaz hava alanında çektik, malum sahıs daha havaalanından mı başlıyoruz diyerek bu tatilin fotoğraf yönünden zorlu gececeğinin sinyallerini verdi, oof acaip fotoğraflar çektim diyemicem, orada giydiğim bazı seyleri zaten görmüştünüz, diğerleriyle birlikte bugun ne giydim "Barcelona" bölümü olarak ayrı koymayı planlıyorum. Biri dolgu topuklu olmak üzere 4 adet ayakkabı, 2 si düz sandalet birisi babet, sort, rahat elbiseler doldurdu bavulumu. Otele yerleştikten sonra meshur Catalunya meydanından, Las Ramblas'ı ( Bizim İstiklal caddesi benzeri, turistik, trafiğe kapalı bir cadde) yürüyüp sahile vardık, orda bir barbekü partisine katıldık. Ben ilk kez insan içine çıkacağımızdan fazla göze batmayacak bişiler giydim, gladyatör sandaletler, tshirt ve sortum bana yetti. Sunulan yemekler süper olmasa da, ortam, muhabbet, insanlar, müzik, mojitolar, saraplar ve Cava ( Katalanların köpüklü sarabı ) yemek kimin umurunda dedirtti, partiye katılanların kıyafetlerinden bir kaç örnek çektim gene rahatlık anahtar kelimeydi.

Sonracıma, Barri Gotic denilen Las Ramblas'ın paralelindeki bölgeyi gezdik, burda yine mağazaların olduğu Av. del Portal l'Angel ve diğer daha kucuk sokaklar var. Sehrin mağazaları konusunda söyle diyebilirim, her 100 metrede bir Zara, Bershka ve Desiguel denilen Custo'ya tarz olarak benzeyen mağazalar zinciri var (Benim için fazla renkli), Mango ve Stradivarius, Custo da gördüklerim arasında ama diğerleri kadar yaygın değiller. Nerdeyse gördüğüm her Zara'ya girdim diyebilirim, amacım buraya gelirken yaptığım listede en başta olan ve daha once "bunu, sunu ve onu da istiyorum" başlıklı yazımda yazdığım Zara siyah gladyatör sandaletleri bulmaktı ama ne mümkün hepsi tükenmişti, hatta bir kızda gördüm ama ne Zara ne de diğerlerinden bir alışveriş yapmanın pek de akıllıca olmayacağına karar verip buralarda pek zaman harcamadım, fiyatlar tabiki buradan biraz daha ucuzdu o kadar. Diğer mağazalar da genelde küçük tasarımcı butikleri, daha küçük markalardan olusuyordu, marka ve tasarım seyler her zaman olduğu gibi yine ücret olarak yüksekti.


Daha yüksek kalite de mağazalarda aynı bizde olduğu gibi bir caddede toplanmıştı, Chanel, Gucci, Cartier, Burberry,Loewe ( ki kendi markaları olduğu için sehre yayılmış daha çok mağazası vardı).. gibi mağazalar Passaig De Gracia caddesindeydi, pek çok güzel restoran ve otelde bu caddede yer alıyordu. Marc Jacobs, Chloé , Marni .. gibi mağazaları görmedim acaba onlar neredeydiler? Herkesin sevgilisi H&M'in ana mağazası da bu caddedeydi bir tane de Barri Gotic bölgesinde vardı ama daha ucuz olan Divided urunleri burda fazlaydı, şaşıracaksınız !! ama en çok alışverişi yine H&M'den yaptım. Alışveriş merkezi de pek azdı o da sehir merkezinden biraz daha uzak yerlerde konuşlanmıştı ama sehir içinde El Corte Ingles denilen Boyner veya YKM benzeri çok katlı ve içinde pek çok markayı barındıran mağazalar zincirini görmek mümkündü.








Biz buraya bir de Sonar denilen müzik, kültür, sanat festivaline de katılmaya gittik, inanın burada yapılan hiç bir festivale benzemiyor, o kadar çok ilgi, katılım var ki sasırıyorsunuz. 60 binden fazla kişiyi Türkiye'de maç dışında her hangi bir müzik aktivitesinde gören varsa bana söylesin, çünkü ben böyle bir şey görmedim. Sonar by Day' de gözlemlediğim insanların birazda universite ve modern sanatlar müzesinde olmasının da etkisiyle daha bir entellektüel olduğu ve giyindiği, gece de daha farklı bir insan grubu var, gece gezmekten hoşlanan daha gösterişli ve ilgi çekici giyinen ama ortak bir noktaları var ki herkes özgürce kendini ifade edecek sekilde giyiniyor. Burda da tüm dünya da olduğu gibi her cinste Wayfarer akımı almış başını yürümüş diyebilirim.






Alışveriş kısmına gelince; Barcelona Katedralinin orda kurulan pazardan eski takı, madalyon falan almaya çalıştım ama fiyatları çok fazlaydı sadece bakmakla yetindim. Vintage adına tek alışverişim Sonar by Day'e gittiğimizde Holala Plaza adında İbiza ve Paris'te de dükkanları bulunan bilinen bir vintage dukkanından 70 ler sonu 80ler basına ait olan bir yılan derisi baskılı bir clutch almak oldu. Aksesuarları ve kıyafetleri ayrı fotoğraflarda cektim, çok çok muhteşem şeyler aldım diyemem sanırım ama fena bir performansta sayılmaz. Son gün,şehirde tek bulunan Topshop mağazasına gidip, Kate Moss for Topshop koleksiyonuna son katılan mor ve kırmızı renklerde anvelop fırfırlı elbisenin peşine düştüm, kırmızısı kalmamıştı, moru vardı sonra da 85 euroma kıyamadım sanırım :) Aksesuar alışverişlerim; 1 adet kahverengi gladyatör sandalet ( Malum sahıs iyice romalı asker olduğumu belirtti), H&M'den 2 adet saç bandı , bilezikler ( onları koymayı unutmusum), çapraz da takılan kırmızı çanta, 1 adet siyah kemer biraz Sex and The City filminde Carrie'nin meşhur kemerine benziyor ama az, 3 adet sal,1 taç, Passaig de Gracia'daki bir pasajdan 3 adet yüzük.







Diğer alışverişlerime gelince, H&M den 3 elbise, 1 denim sort ( sonunda aradığım tipte ve boyda bişi buldum) , 1 blazer ceket, 2 etek, 1 parka, American Apparel'dan Olsen ikizlerinde de görülen gri ince sweatshirt.







Yeme içme kısmını yazmadım ama inanın herkesin keyfine, zevkine ve parasına göre yiyecek bir şeyler var ve sunumlar genelde muhteşem. Bizim balık pazarına benzeyen La Bouqeria'dan da çok etkilendik o meyvelerin tadı, sebzeler ve deniz ürünlerinin, sunumları bizi bitirdi. Gelgelelim et ve sarküteri ürünlerinin pek önemli olduğu Barcelona'da onların sunumu bizi bazen haaa-yııır durumuna getirmedi değil.




Bir notum da Sex and The City filmiyle ilgili, sehrin her yanına otobus duraklarına yayılmıs Sexo en Nuevo York afişleriyle gördük ki Barcelonalılar filmi 20 Haziran'dan itibaren seyrettiler, biz daha şanslıyız :))



5 gece 6 gün kaldım ama yaptıklarımı , yediklerimi, gittiğim yerleri tek tek yazmam mümkün değil, o yüzden merak ettiğiniz bir şey olursa sormaktan çekinmeyiniz :) Yazının ana fikri Barcelona'nın her insan evladının görmesi gereken bir yer olduğudur, fırsat bulursanız sakın kaçırmayın ben seneye aynı dönemde tekrar gitmek için elimden ne gelirse yapacağım :)



Hola!!!

Kurkcu dukkanına donduk tabiki ama kalbim orada kaldı, bambaska bir yer, her seyi anlatacagım ama bana biraz zaman verin toparlanayım. Yakında yazılarımla burdayım, sanırım iznimin son gununde havuza gideceğim, ben yokken havalar daha bir iyi olmus buralarda. Gorusmek uzere :o)

17 Haziran 2008 Salı

Bugün ne giydim?




Bugün ne giydim yağmuru devam ediyor!!!! Depolayalım ki, ordan guncelleyemezsem arkamdan konusmayın :)) Bugün gene doğa icerikli bir mesajımız var, lütfen cimenlere basmayınız :p :
  • Elbise Miss Selfridge


  • Çanta H&M


  • Ayakkabı Michael Antonio (Ebay)


  • Küpe Chic'ten ( Tabiki görünmüyor :p )

Yalnız şimdiden söyleyeyim, kırmızı oje sürmüssün olmamış cümlesini duymak istemiyorum, bana başka eleştirilerle gelin lütfen :p Huehuheue...


Barcelona sokaklarında yeni stiller pesinde kosup, sizinle paylasabilmeyi umuyorum, ben yokken hepiniz kendinize iyi bakın, simdilik hoscalın :)))

16 Haziran 2008 Pazartesi

Bugün ne giydim?


Bu elbiseyi alırken fabrikalarda kadın işçilerin giydiği önlüklerin havasını gördüm, gerek rengi gerek şekli itibarıyla. Hiç bu kadar arka arkaya bugün ne giydim postu koymamıştım sanırım ama başka konularda yazmaya su an pek zaman yok, gitmeden önce işleri yoluna koymaya çalışıyorum.


  • Gri önlük/elbise H&M

  • Kemer Topshop

  • Ayakkabılar Zara

  • Zincir Accessorize


Son fotoğraflardan sonra bu biraz yavan kalacak ama önemli olan içerik ;))

13 Haziran 2008 Cuma

Bugün ne giydim?



Bugün okula dönüş günü :) Farklı bir mekan kullandık bakalım beğenecek misiniz:



  • Pinafore elbise H&M

  • Gömlek Topshop

  • Coraplar Berk

  • Ayakkabı Chloé

  • Çanta Longchamp ( Evet takıldım gidiyorum, çanta değiştirmek zor geliyor )

  • Taç ve bilezikler Accesorize

  • Gözlük Marc Jacobs

Cadınız haftaya çarşambadan itibaren Barcelona yolcusu, orayla ilgili tavsiyeleri olan varsa bekliyorum, hepinizi şimdilik öpüyorum :))

12 Haziran 2008 Perşembe

Bugün ne giydim?




Yine Sex and The City: The Movie'ye gittim, 3. kere, sanırım bağımlı oldum :p Arkadaşlarım bu filmi seyretmek için en uygun adayın ben olduğumu düşünüyorlarsa ben ne yapabilirim, talep çok :)) Arkada poster önde ben, gelelim pek monokrom kıyafete:



  • Jean pantolon Gas

  • Hediye paketi havalsında üst Zara

  • Ayakkabılar Topshop

  • Çanta malum Longchamp
  • Yüzük Swatch Bijoux, bilezik Accesorize

11 Haziran 2008 Çarşamba

İndirimden son dakika haberleri

Bugün gelen sms mesajlarına göre Beymen ve Akaretler mağazalarında yaz indirimi başlayacak olduğundan 11 -12 Haziran günlerinde istediğiniz ürünlerin ayırtılabileceği, Harvey Nichols'da da % 50 yaz indiriminin, 12 Haziran Perşembe günü başlayacağı bildirildi, ilgilenenlere duyurulur, ben sıfırı tükettiğim ve haftaya bir tatile çıkma ihtimalim olduğundan pas geçmek zorundayım, yoksa gözüme kestirdiğim çanta ve ayakkabıları ayırmak iyi olurdu :((((

Kate Moss geliyor(mu) ?


Mert Alaş ve Marcus Piggott 1999 yılından beri beraber çalışan aynı zamanda partner olan, moda dünyasında fotograf denince akla gelen önemli ikilisi. Aralarında Louis Vuitton, Missoni, Miu Miu, Fendi, Roberto Cavalli .. vb gibi önemli markaların yanı sıra, Vogue USA, W Magazine,Vogue Italia için yaptıkları çekimlerlerle kendilerine moda dünyasında önemli bir yer edindiler. Bu ikili için, pek çok editoryalin yanısıra 2006 Pirelli takvimi (ki iyi çalışmadır), Missoni, Cavalli ve Beymen çekimlerinde çalıştıkları Kate Moss'un önemi büyük. Mert ve Marcus'un önümüzdeki haftadan itibaren Mısır Apartmanı'nda bulunan Galerist'te açılacak fotograf sergisine, Kate Moss'un da geleceği( kendisinin W dergisi çekimi içinde Istanbul'da olacağı dedikodular arasında), aynı zamanda onların şerefine Beymen tarafından 17 Haziran'da bir parti düzenleneceği bu aralar okuduklarım arasında. Sergiye gideceğim kesin ama eğer Kate gelirse onu görme ihtimalimin sıfıra yakın olduğunu bilmekte üzücü.Bakalım bu denilenler ne kadar doğru çıkacak, bekliyorum.

10 Haziran 2008 Salı

Bugün ne giydim?



Yine abuk bir İstanbul günündeyiz, rüzgar var, güneş bir gidiyor,bir geliyor. Ben saçlarımı bırakmışım rüzgara, sizler için poz vermekteyim :) :



  • Pantolon Dsquared ( Yine yıllar önce, hatırlayanlar olabilir belki, Just Leo'dan almıştım, ara sıra güzel şeyler bulunuyordu, henüz bu marka patlaması bu kadar yoktu, onlar vardı, şimdi tarih oldular).

  • Tshirt Topshop

  • Yeleğimsi Zara

  • Kemer ebay

  • Kolye Mango

  • Ayakkabılar BCBGirls
  • Çanta Longchamp

Fotolar için B.ye teşekkürler ;)

8 Haziran 2008 Pazar

Giyecek bir şeyim yok!!!





Hatırlayacağınız üzere, geçen haftalarda sözde "galaya" gitme durumu söz konusu olunca pek çok kadının hayatında daima başına gelen allahım giyecek hiç bir şeyim yok !!! ruh haliyle karşı karşıya kalıp, Harvey Nichols ve Beymen'e küçük bir tur düzenledim. Bu tur sonucunda, resimlerini gördüğünüz ( Dağınık bir cadıyım napalım ama emin olun geçici bir şey :p ) patenci kostümüne benzeyen ama üstte resimden çooook daha hoş duran Anna Sui elbiseyi ve Dolce&Gabbana ayakkabıları aldım. Elbise siyah, fuşya, mor renklerden oluşup mağazalardaki aynı kategorideki elbiselerle karşılaştırıldığında uygun fiyatlı iken, ayakkabı siyah rugan, muhteşem ve yüksek topuklu olup, indirim de olduğu halde uygun fiyatta 6-7 ayakkabıya bedel olduğunu söyleyebilirim. Sevgilimin delirdin mi sen??Kaç kere giyeceksin bu ayakkabıları, geri ver!! diretmelerini görmezden gelip şimdi onları giyeceğim parti/düğün her neyse sabırsızlıkla bekliyorum. Ya da siz ne dersiniz, geri mi vermeliydim?


Size küçük bir dip notum var, pek çok mağaza %50'lere varan ara sezon indirimine başladı, parçalar tükenmeden ve yaz sezonu indirimine girilmeden , mağazalara bir göz atmanız tavsiye edilir.

Bugün ne giydim?


Sabah iki kız Maçka Parkı'nda kahvaltıya gittik, kıyafette pek fotoğraflık bir durum olmasa da, yeşilliği görünce çekelim dedik:



  • Tshirt ve puantiyeli babetler Topshop

  • Denim şort Bershka(Boyundan pek hoşlanmıyorum aslında, kıvırsan bir acaip duruyor ama belki de şehir için daha iyi)

  • Kolye H&M

  • Bileklikler Fendi

  • Çanta Codello

Daha bastıbacak görünebilir miydim? Hmm belki, ayrıca benim gibi sakar bir kızın olmazsa olmazı bacakta morlukta must have accessorry,biliyorum pek estetik değil ama Sex & The City'de, sinema da koltuğa çarptım :(



Haftasonu...




Dün İkea'ya yaptığımız ziyaretten sonra, sevgili tarafından yapılan hatırlatma üzerine ki, ben tamamen unutmuştum, burda duyurduğum ve ismini aldığı Galata'da olanı kaçırdığım Galatamoda etkinliğinin Ümraniye Meydan ayağına söyle bir göz attım. Arzu Kaprol, Bahar Korçan, Ümit Ünal, Hatice Gökçe,İdil Tarzi,Müge Ersin.. gibi moda dünyamızın pek güzide tasarımcılarını içeren bu etkinlik düşünce olarak pek hoş olmasına karsılık, Galata ayağının daha bir şenlikli ve başarılı geçtiğine eminim, hatta Galata ayağını gezen Yeliz'in sitesinden daha ayrıntılı bilgi ve fotoğraf edinebilirsiniz. Tüm standları gezdim zaten maximum 15 dakikanızı alacak kadar bir çeşitlilikte idi. Genelde tasarımcıların geçmiş sezon mallarının satıldığını çok belli olan etkinlikte, Galata'da o satıldı, bunun siyahı vardı ama Galata'da bitti cümlesini bir kaç kere duyduğum için ben suyunun suyu bölümüne denk geldiğimi düşünüyorum. Fotoğraf fazla çekmedim ayrıca, çektiğimi düşündüğüm fotoğrafları çekmediğimi görmek bana makinemin bir sürprizi oldu. Beğendiğim bazı tshirtler 30-80, elbise ve tunikler 100-250( Bahar Korçan'da 2008 yaz sezonu bikini üstüne giyilen elbiselerden 110 tl fiyatıyla turuncu-fuşya olanı beğendim ve Ümit Ünal'dan tshirtler beğendim, ancak ufukta bir tatil durumu olduğu için kendimi tuttum) saç aksesuarları 5-40 tl ye satılan fiyatlarla, tasarım olan seylerin genelde fiyatının fazla olduğunu bir kez daha bana kanıtladı ama itiraf etmeliyim ki pek çok sey materyal ve tasarım açısından zayıf durumdaydı. Ben bir adet arkadaşıma, bir adette benim için olmak üzere fotoğrafını gördüğünüz taçlardan aldım ve bir dahaki seneye Galata'da olacak etkinliğe gitmek üzere kendime not düştüm.




Okuyucuya not: Yeşil dallı budaklı şey ( Çirkin!! ve bir o kadar meraklı kedimi gözardı edin :) ) aksesuarlarım için bir süredir aradığım çözümü bana sağlayacak gibi gözüküyor, eğer siz de benim gibi ,onlarla başa çıkmakta zorlanıyorsanız, size de yardımı olabilir. Eeee ne demişler, İkea evimizin herşeyi :p
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...