3 Ocak 2013 Perşembe

Yaz yaz bitmez


Merhaba! Bu satırları  2 haftadır İskoçya'da tatilde olup, neredeyse hiç laptop açmamanın verdiği panikle, St Andrews'daki Beanscene adlı kafeden yazıyorum. 2 hafta fazlasıyla uzun olduğu için, postlarım bir dahaki seyahatimize kadar devam edebilir, sizleri şimdiden uyarıyorum. Hadi bakalım başlıyoruz.


İlk durağımız olan Glasgow'a Amsterdam üzerinden gittik. Havaalanında yaklaşık 5 saat bekleme olunca, heykellerle fotoğraf çektirmek dahil pek çok saçmalığa zamanınınız oluyor.


Glasgow'da yine Grand  Central Hotel'de  kaldık. Varışımız geç olduğundan kısa bir tur sonrası akşam yemeğine geçtik. Restoran erkek arkadaşım tarafından seçilan Viva Brazil oldu. Bir et severi memnun edebilecek bir yer ancak kötü servisi ile sınıfta kaldı ve benim için hayır teşekkürler konumuna geçti.


Glasgow'da kaldığımız 2 gün boyunca, St Enoch meydanında kurulan  yılbaşı  marketinde biraz vakit geçirdik. İtalya, İspanya, Fransa ve İskoçya'dan lezzetler ve hediyelikler bulabileceğiniz bu yerde, soğuktan korunmanın yolunu" glühwein" (Almanların sıcak şarabı)  larımızı yudumlamak olduğunu anladık.


İskoçya'yı sevme nedenlerinden biri olarak taze deniz ürünlerini bol bol yiyebilme imkanı olduğunu, her seyahatte koyduğum iştah açıcı yemek fotoğraflarından artık anladığnızı düşünüyorum. Bu kural yine değişmedi ve cuma gecesi olan 2. gecede akşam yemeği için benim seçtiğim Mussel Inn'e gittik. Otelle aynı sokakta olmasının yanı sıra,  uygun fiyatlara, güzel yemek yiyebleceğimiz bir yer olduğunu görmek güzeldi.


Devamı gelecek, şimdi  son küçük alışverişler için kendimi St Andrews sokaklarına atma zamanı.

Görüşmek üzere!

24 Aralık 2012 Pazartesi

Hobbit lazım mı?


Yine ortadan yok oldum, biliyorum.Yeni evin bir türlü hallolmayan sorunlarından, iyileşmek için daha 3 haftaya daha ihtiyacı olan omuzumdan ve son olarak kardan bir nevi kaçıp Perşembe günü İskoçya'ya ulaştık. Burada da hava soğuk, günler tembel ama her şey yolunda. Detayları ve buradaki fotoları paylaşmadan önce İstanbul'daki son kıyafet fotolarımla açılışı yapmak istedim, gerisi sonra gelecek.

Yakında tekrar görüşmek üzere!

I know, I have been missing lately again . We kinda ran away from our new home's unsorted problems, my unhealty shoulder ( Needs 3 more weeks to recover  :( ), finally the snow in Istanbul and arrived Scotland on Thursday. The weather is cold and the days are lazy here but everything is fine. Before I continue with Scotland posts, I wanted to share my last photos in Istanbul, the rest will be here shortly.

Merry Christmas everyone!




Etek ve tişört/Skirt and tee: H&M
Hırka/Cardi: Markasız (No name)
Palto/Coat: Maison Scotch
Şapka/Hat: Benetton
Kolye/Necklace: Urban Outfitters
Botlar/Boots: French Connection
Çanta/Bag: Longchamp




12 Aralık 2012 Çarşamba

Pink lips



Bir ev bulmanın rahatlığıyla mı gülüyorum bu fotolarda yoksa. Evet! Sonunda hepsini olmasa da, çoğu kutucuğu tıklayan bir ev bulmuş bulunuyoruz, bu haftasonundan itibaren de taşınma ve yerleşme gibi sevimsiz ancak işin doğasında olan  olaylara girişmemiz gerekiyor. Gerekenleri yapmak için bir sürü zamanımız var demek isterdim ancak 20 Aralık'ta başlayıp- 4 Ocak'ta son bulması planlanan 2 haftalık İskoçya seyahatiyle bu çok mümkün değil. Ev olayı sonradan ve biraz ani geliştiği, tatil önceden ayarlandığı için ikisi çok örtüşmese de, bu seyahatten en üst seviyede keyif almayacağım anlamına gelmesin. :) 

Kıyafette yeni aldığım bir şey yok ancak London Vintage Fuarı'ından aldığım örgülü bilezik son zamanlardaki favori aksesuarım.

Fotolar için, teşekkürler Offnegiysem!

Am I laughing in these photos 'cause we've found a new home that ticks most of the boxes? The answer is yes and we have to start moving this weekend. I wish I could say we have lots of time to deal with that natural duties of moving but we planned a holiday to Scotland starting from 20th December. Great planning, isn't it? We really didn't know that we'll change the house that soon and the holiday planned way before. Nothing can stop me enjoying the best holiday I can :)

Nothing lately bought at the outfit but the braided bracelet that I scored from London Vintage Fair is by far my latest favorite accessory.

Thanks to Offnegiysem for the photos.




Gömlek(Eski) / Shirt(Old) : H&M
Pantolon/Pants: Silence+Noise
Parka:Topshop
Botlar/Boots: Deena&Ozzy
Bilezikler/Bracelets: Vintage - H&M
Çanta/Bag: Longchamp

8 Aralık 2012 Cumartesi

Miu Miu ve Prada İlkbahar-Yaz 2013


Moda haftaları gerçekleşirken moda dışında şeylerle meşgul olduğum ve koleksiyonları inceleme fırsatı bulamadığım için Miu Miu ve Prada'nın ilkbahar-yaz 2013  koleksiyonunu görmek için İstinyepark'a gitmekte teredddüt etmedim.

Miu Miu gelecek sezonda bilinen zariflik kurallarını yeniden yorumlamış ve adına "yeni zerafet "demiş. Koleksiyon Miu Miu'dan beklediğiniz saten gibi zengin kumaşların yanı sıra koton ve denime gibi daha günlük materyallere de yer verilmiş. Kumaşların daha güçsüz kaldığı yerde değişik, boyama ve yıkama efektleri devreye girmiş, kesimleri daha yalın ama detaylarda zengin parçalar ortaya çıkmış.

Since I was very busy at work whilst the fashion weeks were taking place, I had no hesitation gettıng myself to İstinyepark to have a preview of Miu Miu and Prada's SS '13 collections.

Miu Miu developed a new approach which they called "new elegance". It was a mixture of rich and poor fabrics, different tie dye technics and prints,  combined to make them more couture.


,


Değişik renkte baskılar, ayakkabı ve çantalarda kullanılan kristaller de koleksiyonu hareketlendiren unsurlar ancak itiraf etmeliyim ki parçalar kolay giyilebilir gibi görünse de, neredeyse standart bir Türk kadının boyundaki maksi kalem etekler herkesin harcı değil.

The pieces were simple and create an illusion of being wearable, however, the maxi pencil skirts are not something that everybody could pull off.




 Aramızda yapılan oylama ile bu ceket koleksiyonda en beğendiğimiz parça oldu.

We voted this jacket as our favorite piece.



Fotoğrafını çekmemişim ancak bol ve kısa üstlerle giyilen uzun kalem etekler en sevdiğim görünüm oldu, dolayısı ile spora devam arkadaşlar :)

I didn't take the pics, but this was my favorite look where loose crop tops are combined with maxi pencil skirts. That means more fitness gals! :) 


Prada ilkbahar-yaz koleksiyonu ise, çiçek aplikeleriyle süslü, origami detaylı parçalarıyla sizi Japonya'da bir bahçeye davet ediyor gibiydi. Sırtları açık pastel saten üstler favorim olurken, ayakkabılar dahil pek çoğu giyilmesi zor parçalardan oluşan koleksiyon yine daha avangart beğenilerin ve moda dergilerinin gözdesi olacak gibi duruyor. Yetkililerin fotoğrafa sınır getirdiği tanıtımda, erkek koleksiyonu ise bana göre daha göz alıcı ve  kayda değerdi.

Prada's collection was like an invitation to a Japanese garden with its flower  and origami detailed pieces.  I like the tops with low cut backs in pastels, but to me again it's not easily wearable, especially when I consider those shoes. We weren't allowed to take photos as the way we wanted but I can assure you men's collection was more appealing and greater to me.




Tüm koleksiyon için işte Miu Miu  , işte Prada 

For full collection here is Miu Miu and here is Prada
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...