Dün ilk olarak 18:00'deki Elaidi defilesine katılmayı planlarken, önemli bir ayrıntı olan fotoğraf makinesinin pilini şarjda unutunca, bir u dönüşü ile eve gidip defileyi kaçırdık. Tamirane'de pancar cipsi ve kişle geçiştirilen mide kazıntısı sonrası ilk defilemiz ilhamını kara kargalardan alan Hatice Gökçe oldu. Koreografisi diğer şovlara göre farklıydı, modellerin ani kafa çevirişlerle , izleyicilere haşin bakışlar fırlatmaları önce şaşkınlıkla karşılansa da, alışıldı, şapkalar oluşturulmaya çalışılan karga imajını iyi tamamladı.Koleksiyon kargaların parlak tüylerine gönderme yapan parlak siyah kumaşlardan takımlar, ayrı parçaları içerirken transparan detaylar, kalın örgüden uzun elbiseler ve yine örgü pantolonlar dikkat çekse de giyilebilirliği ve modellerin üzerinde bile kötü duruşlarıyla akıllarda soru işaretlerine sebep oldu. İlk kez bayan koleksiyonunun da sergilendiği, uniseks tasarımları da içeren defilenin en kayda değer parçaları bana göre deri olanlardı, farklı kesimleri ve datayları hoşumuza gitti.
For us the first show of the closing day was Hatice Gökçe, she was inspired by the black crows.It was like a unisex collection and also the debut for the women's collection.
Günün en ilgi gören defilesi kuşkusuz Hakan Yıldırım for Koton defilesi idi, erken saatte doldu, sıralarda otobus misali biraz ilerleyelim beyler muamelesi yapıldı. Defile konukları için hazırlanan torbaların içinden Maybelline'den ruj, üzerinde koleksiyonu simgeleyen kelimeler bulunan bir küp ve Koton katalogu çıktı, rujun kırmızısının da olduğu söylense de bizim sansımıza çıkan sedefli pembe rengin pek sansı yoktu :). Zamanında başlayan defilede ilk sunulan triko hırka, kazak ve taytlar beni biraz korkutsa da, bir süre sonra olay daha ümit verici hale geldi. Gri pelerin, safran ve mavi renkli mini ipek görünümlü elbiseler, üzerleri baskılı triko elbiseler, Sherlock Holmes'a gönderme yapan paltolar bunları ben giyerim dedirtirken yüksek bel, ekose, renkli çoraplarla seneye ne giyileceğinin sinyalleri verilmiş oldu.
The second show was belong to Hakan Yıldırım for Koton collection, there were nicely done casual pieces I'd like to wear like gray cape, bright colour dresses and Sherlock Holmes inspired coats.
Beklerken fotograf çekerek biraz vakit geçirdik.
We were goofing around before the show.
Defile olmadığı zamanları yine farklı tarzlar arayarak geçirdik ancak dünkü kadar şanslı değildik.
Ahu Yağtu, tarzı ve Second Chance gibi keyifli bir vintage dükkanına sahip olmasıyla sempati duyduğum bir isimken, fotoğrafını çekmek istediğimde takındığı tavır ve yüz ifadesiyle bazı insanların dış güzelliklerinin içlerine yansımadığının güzel bir örneğiydi.
She was so rude while I asked for her photograph.
Marc Jacobs'ın izinde
Following the foot prints of Marc Jacobs
Saç aksesuarı kayda değerdi.
Headpiece was worth to see.
İki renkli çoraplara dikkat.
Watch the two tone thights.
Er kişiye not: Kısa zamanda sevebileceğiniz bir iş bulmanız dileğiyle :)
Defile sonrası kapanış partisi için enerji santraline yöneldik,. İlk kez geldiğim bu güzel müze ah burada fotoğraf çekimi yapmalıyız dedirtirken , kalabalık bir parti için bana pek uygun bir seçim gibi gelmedi. Yaklaşık 1,5 saat kadar kaldığımız partiden ayrılıp geceyi Den Cafe ve Corridor'da noktaladık.
İki gününe katılabildiğim 4 günlük moda haftasıyla ilgili diğer notlarıma gelince:
* İlkine katılmış biri olarak herkes gibi Santral Istanbul'un bu olay için daha uygun bir yer olduğunu düşünüyorum.
* İlkine göre fazlalaşan oturma düzeni defileleri daha rahat izleme olanağı yarattı.
* Fashionable Istanbul'dan sonra blog yazarlarının resmi olarak davet edilmesi ile biraz daha ilerleme kaydedildi, farklı bakış açılarıyla anında bilgi aktarımına olanak sağlandı.
*Çadır biraz özensizdi, bekleme alanı biraz azdı, özellikle son gün fuar alanının kapanması ile bu hissedildi ancak daha iyisini yapmanın daha fazla para demek olduğunu hepimiz biliyoruz.
*Meg Ryan olayına şimdiye kadar değinmemiştim ancak artık z listesinde olan, tarzıyla hiç bir zaman gündeme gelmemiş, kırmızı halıda esamesi okunmayan birinin açılış için o kadar para verilip buraya getirilmesi anlamsızdı. Meg Ryan'ın gelişinin sponsor desteğini arttırdığı söylense de Istanbul'un moda merkezi olma yolunda ilerlemesine bir katkısı olmadığı gerçektir. Moda etkinliğine film yıldızı getirmek daha önceden yapılmış bir şeydir, böyle bir şey yapılmasaydı bence daha karakterli ve tutarlı bir seçim olurdu.
* Bu Meg Ryan konusundan çıkışla biraz beyin jimnastiği yaptığımızda illa biri getirilecekse mesela bu en iyi giyinen listelerinde ilk sıralarda yer alan, kendine ait moda markası olan Sienna Miller olabilirdi. Çok gerekli olmasa da belki ablası ile kurdukları Twenty8twelve markasının bir defilesi yapılabilirdi. Bunun dısında yine aynı durumda olan Mary Kate & Ashley Olsen, Keira Knightley, yine ünlü modellerden bazı isimler olaya renk katabilirdi. Moda alanında sözü geçen Suzy Menkes, Hilary Alexander gibi isimlerin IFW'yi izlemesi sağlanabilirdi veya sitesi binlerce kişi tarafından izlenen Style.com'la güzel ortak çalışmalara imza atan Scott Schuman diğer adıyla The Sartorialist getirilip, buradan karelerle ülkemizde de moda adına bir şeyler olduğu dünyaya gösterilebilir, belki gelecek kitabında Ece Sükan dışında buradanbaşka birilerinin de olmasına imkan verilirdi.
*Yemek imkanları çok kısıtlı ve sunulanlar lezzetsizdi.
*Bir öncekinde IFD'de defileler dışardaki ekranlara verilip izlenme imkanı sağlanıyordu ancak yetişemediğimiz Elaidi defilesini bu şekilde izlemek mümkün olmadı.
* Türkiye'nin diğer önde gelen markaları da olaya dahil edilerek çeşitlilik sağlanabilirdi.
*Fuar alanındaki markalar daha özenli seçilebilirdi.
Moda dünyasında ilerleme yolunda önemli adımlardan biri olan bu organizasyonun ilerde aksaklıklardan ders alıp daha iyi bir duruma geleceğine inancım tam, her şeye rağmen parçası olmak benim için güzeldi.
18 yorum:
meg ryan olayında seninle aynı düşüncedeyim.Dün arkadaş grubumla bu konuyu tartıştık.Bazıları halkın bu kişiyi tanıdığını söyledi.halkın dikkatini çekmek amaçlı olabilir dedi.Çoğu kişi Sienna'yı da tanıyor.Hiç değilse modayla ilgilenen insan meg'in değil Sienna'nın bu iş için biçilmiş kişi olduğunu bilir.
İFW gerçekten daha iyi gerçekleşmiş gibi gözüküyor.Daha da iyi olacağının sinyallerini senin dediğin gibi veriyor.Umarım bir dahaki ifw de görüşürüz.Detaylı bilgilerin için sağol.
cadı post için çok teşekkürler.gidemediğime üzülüm ben de ama şuan gucci ayakkabılarla yaptığın kombini çok merak ediyorum(harem pantolon giydiğinden olsa gerek :D yanlış görmdiysem eğer :D)
Fotograflara bakinca Hatice Gokce defilesindeki tasarimlarin, ozellikle sapkalarin Project Runway 1.si Irina'nin koleksiyonuna ne kadar cok benzedigini farkettim.
http://www.mylifetime.com/shows/project-runway/blogging-project-runway-season-6-episode-14-irina-shabayeva
Siz bu blogu ilk açtığınızdan beri takip ediyorum, sessiz bir takipçinizim. İlk zamanlardaki doğallığınızı, + bakış açınızı yavaş yavaş kaybettiğinizi, zamanla snoop bir tarz takındığınızı hissediyorum. Paylaşmak istedim!
Jojee: Meg Ryan bilinen bir isim, tabi ki medyanın veya halkın ilgisini çekebilir ancak olay Meg Ryan'ın koşarak uzaklaşması.. falan gibi şeylerle bence iyi anlamda bir ilgi sağlamamıştır :))
Pinksugarr: Rica ederim, yarın koyacağım inşallah :)
S2K:Evet biraz benziyor.
Adsız: Desteğiniz için teşekkürler ancak daha öncekinden farklı bir tavrım yok, açıklamak zorunda değilsiniz tabi ki ama neyin bunu size düşündürdüğü merak ettim :)
IFW'yi geçtim ben bu mavi ojelere takıldım. 2 posttur sanırım, gözüme takılıyor en sonunda kendimi Sephora'da bulacağım :))
wa wa wa yippy yo yippy ye!
snoop doggy dog!!
Hatice Gokce ... Hrmmm. İlk defa goruyorum,deadly trio'dan(Owens&Pugh&Ann D.) oldukça esinlenmiş.Gothic&edgy olayı bizim tasarımcılarımızı aşıyor maalesef o yüzden de böyle küt,yarım tasarımlar çıkıyor ortaya.Tabii bu benim bakış açım, çok mu acımasız eleştirdim ne;) Neyse ... Gucci ayakkabıları giymişsin:) Harika görünüyor!!
ifd'ye gore hayli yol almis ifw.bence calisma komitesi baskani ayni zamanda gizianin patronu ismail kutlu cok kisa zamanda cok buyuk isler yapacak.emegin ve ugraslarin icin cok tesekkur ederim.ii ki varsin:)
ahu yağtu olayına hiç şaşırmadım. biz de kuzenimle ece sükan'ı yazın havaalanında görüp yanına gitmiştik(kuzenim çok beğenir de). sadece tarzınızı çok beğeniyoruz umarım vogue'a dahil olursunuz dedik. bi dayak yemediğimiz kaldı. yüzümüze bile baklamdı. bütün yolculuk boyunca kuzenime kızdım ne diye konuştuk diye. o kadar şeye kadın sadece peki dedi. aynı tavrı yabancı bloggerlara göstermiyorlar ama!
Cadııı, sıkmadan konuyla ilgili en derin detayları yazışını seviyorum.
son 4 post'a tek söylenebilecek bu sanırım.
Ben de ojelerine bayıldım:)
selam,
Ben ilk yazılarınızı daha samimi buluyordum, ya ne kadar kafa bir cadı diyerek okuyordum, son zamanlarda eski keyfi alamıyorum sanki ama bu benden de kaynaklanıyor olabilir. Nezaketle sorduğunuz için teşekkür ederim. Bir de ikinci "adsız" yorumu benim değil yani "snoop doggy dog" belirtmek isterim. Bu kadar da uzun yorum yazılmaz ama açıklamak istedim.
İFW Yorumların ve resimleri cookk beğendm tebrikler geröekten kim ne giymiş fotoları cok ilgmi çekti ilginc fotolar cıkmıs ortaya, buarada yeni ayakabbılarını giydiğin kıyafetini merak edyorm, sevgiler.
Merhaba Ben Kadriye, öncelikle o kadar çok çoğaldı ki moda blogları kesinlikle sevindirici çünkü insanlar giderek daha da bilinçleniyor ve modanın kültürü oluşuyor bu şekilde ilerleme sektör için çok olumlu. Sizide ayrı bir yere koyuyorum. Ayrı bir yere konulan Turk moda blogları gerçekten çok fazla yok. Ne yazık ki yabancı blog da takip ediyorsunuz Turk bloglarını çoğunun taklit olduğunu ya da reklam ürünleri sergilemeye bayıldıklarını görüyorsunuz neyse Ahu Yağtu olayı i.f.w. kaos bir yer ve de defile sonrası yorgunluktan vermiş bu pozu sanki kafası yerinde değil belli ayrıca Ece Sükan havalimanı olayı 'erkek arkadaşı ile kavga ettiğinden morali bozuk olabilir' insanlar istemedikleri tepkileri alınca üzülüyor bu kesinlike doğru ve sitem ediyor ama herkesin bir eşref saati var herhalde o anlara denk gelinmedi. Sevgiler ve çizginizi bozmamanız dileğiyle.
Ilgın: Ann D. defileyi izlerken benim de aklıma gelen isimlerden biri olmadı değil :)
Mustafa, DB Junk: Çok teşekkürler :)
Merve: Belki de ingilizce konusarak olaya girmek lazım :))
Modarator: Ben de bazen çok uzun yazılardan sıkıldığım için, onu göz önünde bulundurarak yazmaya çalışıyorum, teşekkürler :)
Adsız: Hala aynıyım ama insan her zaman aynı hisleri taşımıyor, teşekkürler :)
Güzin : Teşekkürler, o postta bugun gelecek inşallah :)
Kadriye: Çok teşekkür ederim. :) İnsanların binbir türlü hali var o tabi ki kabul edilebilir bir şey ama birisi sizin suratınıza bakıp burun kıvırıyorsa bu pek hoş bir şey olmuyor, aslında çekmeyip teşekkürler deyip oradan ayrılmak en iyisiydi, onu tanıyan bir arkadaşım beni uyarmıştı ancak ben öyle birisi değildir deyip böyle bir hata yapmış bulundum :)) Belki okumuşsunuzdur, diğer blog yazarı arkadaşlar da Türk modellerin negatif tavırlarından bahsetmişti, genel bir durum olabilir, sevgiler :)
merhaba ben Kadriye yeniden! Kimse kimseyi üzmesin cısss onlara o zaman sevgiler
Ben de ojelerine bayıldım:)
Yorum Gönder