" Böğürtlenli limonata"
Blackberry Lemonade
Cumartesi ilginç bir gündü o yüzden sizlere biraz bahsetmem lazım. Arkadaşım, nasıl olduğundan emin olamadığım bir şekilde, saat 10:00'da Hakan Köse'nin salonunda Cemil'den aldığı randevuda benim de hazır bulunmamı sağladı, hem de hiç bir şey yaptırmak istemediğim halde :) Cemil bana sorular yönelttiğinde, henüz yeni uzayan saçımın daha ancak kendisine geldiğini belirterek konuya kayıtsız kaldım :) O yeni saç modeline kavuşurken ben koltukta, uykulu bir şekilde etrafı seyrettim. Bu arada Cemil saçımın uzaması için bana
Pantogar diye bir destek tavsiye etti, eczaneye sordum fiyatı 75 tl, günde 3 adet alınıyor, etkisi ile ilgili küçük çaplı bir araştırma yaptıktan sonra belki alabilirim. Aranızda hiç duyan var mı?
İşimiz bittiğinde, erkenden kalkmanın verdiği zamansızlıkla edemediğimiz kahvaltıyı nerde etsek diye düşünüp, Nişantaşı'nın yolunu tuttuk. Orda yemek yemek istediğimizde aklımıza en çok 3 veya 4 yer gelirdi, konu kahvaltı olunca bu seçenekler daha da azaldı. Sevgili arkadaşım, heyecanla aa Özge'nin yerine, Den'e gidelim dedi ve Mim Kemal Öke Caddesi'ne doğru yollandık ( Topshop veya Abdi İpekçi'nin arkasındaki cadde olarak tarif edeyim). Den Cafe & Restaurant sakin, huzurlu ve çok şirin bir yer. Dekorasyonundaki ahşap kullanımı ve güneş ışığını bolca alan sera gibi tarafının olması insana güzel bir enerji veriyor. Hafiften kulağınıza çalınan jazz tınıları eşliğinde lezzetli yemeklerimizi mideye indirirken, Özge'yle de sohbet etme imkanı bulduk, mekan gibi kendisi de çok tatlı ve ilgili. Bize iş çıkışı mojito için de mutlaka uğramamızı tavsiye etti, ben Nişantaşı'nda gidilecek mekanlara bir yenisini eklemenin mutluluğu içindeyken, en kısa zamanda yapılacaklar listesine bu teklifi de ekleyerek oradan ayrıldık.
Sonraki durak Beşiktaş Evlendirme dairesi, tanımadığım bir insanın nikahında yine arkadaşıma eşlik ediyorum, kendisinin üzerimdeki etkisi büyük sanırım :) . Neyse, kısa nikah bitiyor ben kutlama sırasına girmiyorum, çıkışta soluğu ne zamandır fotograf mekanı olarak kullanmak istediğim Ihlamur Kasrı'nda alıyoruz. Çok komiktir ki nikahtan çıkan çiftler de benimle aynı görüşü paylaşarak orada fotograf çektiriyorlar. Kısa bir çekimden sonra ben evimin yolunu tutuyorum. Fotograflar mı, onlar da tabi ki burada olacaklar sadece biraz beklemeniz gerekiyor.
Saturday was interesting so it needs to be told a little. I went to my friend's hair dresser appointment with her which was at 10 o'clock at Hakan Köse's. Cemil asked me if I wanted to change my hair, I wasn't interested in his words saying that my hair is just started to grown. He suggested to use a supplement called Pantogar, which is 75tl at pharmacy but I need to make a further investigation from internet. Has anyone ever heard of it?
After the hairdresser session, we went to Nişantaşı to have some breakfast. Generally, there are 3-4 places to eat something there and my friend suggested to try a new place called "Den". Ozge, who is a friend of my friend, was the sweetest person just like her restaurant. The place is relaxed, comfy and energetic with its decoration and ambiance. We had our delicious breakfast with smooth jazz tunes. Ozge suggested to come for a drink after work and we will definetely do that.
Next stop was a wedding ceremony where I didn't know the bride and groom, just accompanying my friend, she has such an impact on me :). Right after the ceremony, we went to Ihlamur Kasrı which is a historical building with a great landscape and took some pictures for the blog. Pics? Be patient, they will be here soon.