2 Şubat 2010 Salı

Galata'da bir pazar

Twitter'dan yazdığım üzere, Pazar günü son yıllardaki değişimiyle bana azcık Barselona'nın  El Born bölgesini hatırlatan  Galata'ya gittik, Galatamoda'yı da hastalık ve hava muhalefeti sebebiyle ziyaret edemeyince, aklımda bir süredir olan Galata mağazaları turunu hayata geçirdik. Karnımız aç, kahvaltıyı daha önce arkadaşımın gittiği Mavra adlı yerde etmeye karar verdik. Mavra yurtdışında benzerlerini görebileceğiniz, cafe, workshop, butik birleşiminden oluşan bir yer, dekorasyonuna ve içeriğine belli ki özenilmiş. Mönusü ve fiyatları ortalama ama tatlılarda iddialı oldukları kesin. Sergilenen oyuncaklar, broşlar, saç aksesuarları alınabiliyor, bu farklı havası insanın hoşuna gidiyor ancak Mavra'da garip bir durum var. Fonda pazar günü neşeli veya dingin bir müzik duymak istiyorsunuz, yok, içerisi de kalabalık olmayınca tek duyabildiğiniz telefonda annesine yorgunluktan dert yanan veya yaptırdığı göğüs ameliyatından bahseden servis elemanları oluyor. Onlar zaten siz ordaymışsınız, duyuyormuşsunuz,, gibi şeylere aldırmıyorlar, aldırmadıkları için  de izin günlerine kızıp, kapıları çarpıp, ardından bağıra çağıra kavga edebiliyorlar. Ben D.'ye "sakın kahve içmeye kalkma diyorum", hesabı ödeyip koşarak uzaklaşıyoruz, zira pazar kahvaltımın yanında bu kadar zırvalık yeter :).


Buraya asıl gelme sebebimiz olan mağazalara gelelim, ilk durak "La Mariquita", Müge Ersin, Elaidi, Rana&Berna Canok, Zeynep Erdoğan, Aida Pekin.. gibi daha pek çok tasarımcının koleksiyonlarını burada görmek mümkün. Ürün seçeneği ve fiyatlar çeşitli, aksesuarlar başarılı, sanırım gördüklerim arasında en sevdiğim mağaza bu oldu.



Biraz ilerleyip Paristexas'a giriyoruz, resimlerde göründüğünden küçük, Stella McCartney'den Marc by Marc Jacobs'a kadar uzanan bir yelpazesi var, kendi markaları ayakkabıları dikkate değer ancak içeride 4 kişiden fazla olunca ortamda kalmak zorlaştığından, kendimizi vintage ve 2. el kıyafetler satan Second Chance'e atıyoruz.
Vitrinde vintage bir Burberry trençkot karşılıyor bizi, içerisi sıcak ve hoş, en çok gece elbisesi arayanlar için seçenek var. Bunların dışında, ceketler, kazaklar, çantalar, maskeler( 1-2 tane beğeniyoruz ama 90tllik fiyat biraz tuzlu geliyor), saç aksesuarları, kürkler .. gibi pek çok başlık altında ürün bulmak mümkün. Elbiseler benim tarzıma göre fazla dönemsel ancak gözlük koleksiyonu oldukça geniş, fiyatlar 180-200 tl civarında.




Bu Sonia Rykiel militer ceketin fiyatı 200TL.



Hava bozmaya başlıyor, ben de şapka olduğu için çok etkilenmiyorum, iyi ki evden çıkarken suni kürkümü giymişim, üşümeye başlıyoruz , Bahar Korçan'ın mağazasına uzaktan merhaba diyoruz ve Tabe Kıyamet adlı vintage mağazasına yöneliyoruz ancak kapalı, üzülerek oradan ayrılıp, Cuppa'da bir mola verip kendimize geliyoruz.

Ne demişler, bir fotoğraf çok şey anlatır, gerisini çektiğimiz fotoğraflardan dinleyin, Tabe Kıyamet, Lastik Papuç, Laundromat ve es geçtiğimiz diğerleri, sizlere de bir daha ki sefere uğrayacağız, söz :)

As I twitterred on sunday we paid a visit to Galata area of Istanbul which really reminds me El Born in Barcelona. We visited some vintage shops, little boutiquies but because of the bad weather we couldn't see more so we took some photos, hope you can complete the story from them.

D'nin çok severek aldığımız mavi ojesi de görülmeye değer, Sephora'dan.
This blue nail polish is from Sephora.


Alexa loves her clogs


Alexa'ya ait gördüğüm son iki fotoğrafta da Chanel sabolarını giymesi beni korkutuyor, merhaba 90'lı yıllar!

Alexa was sporting her Chanel clogs in two latest photos of hers I've seen and I'm scared, hello 90's!

Redcarpetfashionawards,becauseimaddicted

Louis Vuitton Spring/Summer 2010 Sunglasses

Havalı, canlı ve renkli bir koleksiyon, en az 3 tane beğendiğim model söyleyebilirim.

Cool, colorful and lively collection from Louis Vuitton, I can tell at least three models that I liked.


Fashionising

1 Şubat 2010 Pazartesi

Frankie - do you remember me?

8-9-10, tam 10 gündür kıyafet postu koymamıştım ama hafta sonu kesinlikle bu açığı kapatmak için uğraştım. IFW'de bu hafta olduğuna göre, kıyafet postları sizi sıkacak kadar çok olabilir, benden söylemesi :)

8-9-10, it's been 10 days since my last outfit post but I tried to close this gap at the weekend. We have Istanbul Fashion Week ahead so you might be overhelmed with the outfit posts this week, that's all :)


Trençkot ve gömlek(Yeni)/ Trench and shirt (New): Zara
Tişört/ tee: Hales ( Erkek arkadaşın dolabından/ From bf's closet)
Hırka/ Cardi: H&M
Tayt/Leggings: Clockhouse
Bere/Beanie: Topshop
Gözlük/Sunnies: Chanel
Botlar/Boots: MNG
Bileklikler ve yüzükler /Bracelets and rings: Tiffany&Co. ,Topman, Marc by Marc Jacobs, Beyoğlu mağazaları

p.s: Thanks D! x

Beauty of the day


Fotoğrafa bakıp hemen sonuçlara varmayın, heyecanlanmayın derim ben çünkü bu bebekler benim olmasa da artık kız kardeşim kadar yakın birinin dolabındalar, dolayısı ile ben mutluyum, sahibi de :)  Farklı tasarımı, yumuşak derisi, hafifliği ve rahatlığıyla Chloé Ashton botlar, kış sezonunun en alınası ayakkabılarından biri olmayı gerçekten hak ediyor,ben de bu güzelliği sizinle paylaşmazsam onlara haksızlık ederim diye düşündüm. Benim numaram olmadığı için, kredi kartımın son kırıntıları da bana kalmış oldu ancak Nişantaşı Beymen'de neredeyse her numarası bulunan Wang'in Hanne botlarını  outletten indirimli olarak almanın hayallerine şimdiden daldım bile :)

Don't jump to any conclusions with the photos because these babies aren't mine but one of my friend's, who is like a sister to me , so I'm happy and so does she :). Chloé Ashton boots deserved to be  named "shoe of the fall '09" by their different design, baby soft leather skin, lightness and comfort. I thought I'd do no justice to these beauties if I won't share these photos with you. They don't have my size so I got the last crumb of my credit card limit to myself but I started to dream about buying Wang's Hanne triple buckle boots in low price at Beymen's outlet since they got left a lot in many sizes :)
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...