Merhaba :) Mart ayında sevdiğim yayınlardan olan Postkolik'in kapak yazısı benim elimden çıktı. Online olarak http://appstore.com/Postkolik den de takip edebileceğiniz dergide çıkan yazım, okumayanlar ve alışverişe çıkacaklar için şimdi blogda!
2014 YAZ TRENDLERİ
Moda bizi eskisi kadar
şaşırtmasa da, sıcak günlerde neler giyeceğimizi düşünmek bizi her zaman
heyecanlandırmaya devam ediyor. İşte Burcu Olgun, namıdiğer Moda Cadısı’nın
kaleminden İlkbahar Yaz sezonuna damga vuracak trendler...
YİNE YENİDEN 90’LAR
Görünüşe
göre 90’ların dirilişi hiç bitmeyecek. Kimi tasarımcılar için, mesela Prozenza
Schouler, 90’lar minimal çizgilerle
hayat bulurken, kimisinde cesur renk ve iç çamaşırını andıran parçalara
uzanıyor. Clueless’ın Cher Horovitz’inin ve No Doubt’ın ilk zamanındaki Gwen
Stefani’nin bu yazın ilham alınan karakterlerinden olduğunu söyleyebiliriz. Miu
Miu’dan birbiriyle uyumlu etek ve ceketler, DKNY’ın topuklularla tamamlanan
askılı düz gecelikvari elbiseleri ve Alexander Wang’den sloganlı kısa üstler bu
görüntü için ideal. Bir ikinci el dükkanından alınmış Nirvana tişörtü ise, size
bonus puanı kazandıracak.
ÜSTLER KISALIYOR
Bazılarımızın
ortalıktan kaybolması için duacı olduğu kısa üstlerden, bu yaz da kurtuluş yok.
Bu sezonda kısa üst kullanmayan tek bir tasarımcı bile bulmak neredeyse
imkansız. Kış aylarını mekik çekerek geçirmek istemeyenlerin imdadına yine
yüksek belli etekler, pantolonlar ve şortlar yetişiyor.
Rag
& Bone tasarımcıları David Neville ve Marcus Mainwright, kısa üstleri
yumuşak pantolonlar ve dar eteklerle giyilen bol ceketlerin içinde kullanmış.
Kadınsı, üste oturan, romantik, sportif veya desenli bir çok çeşit arasından
seçim yapmak düşündüğünüzden çok daha zor olacak.
İÇİNİZDEKİ SPORCUYU ÇIKARIN
Modada bir süredir görülen sportif
etkiler, Gucci, Tom Ford ve Emilio Pucci gibi dev moda evlerinin de bu akıma
kapılıp, ipek, file ve deri gibi materyalleri kullanarak sweatshirt, eşofman
altı ve basketbol şortları tasarlamaları üzerine, spor ayakkabı yerine
topuklularla giyilecek kıyafetleri ortaya çıkardı ve bu trend bir üst seviye
taşındı. Kaykaycı, sörfçü, tenisçi ve pek çok spor dalı referanslarının sıkça görüldüğü
podyumlarda, kimi tasarımcılar olaya sokak modası yönünden yaklaşırken,
diğerleri ise daha elegan bir yaklaşımı benimsediler. Prada 2014 bahar
koleksiyonunda pek çok elbiseyi çizgili tozluklarla birleştirdi. Her iki
şekilde de spor giyim hiç bu kadar fazla ve iyi görünmemişti. İster parçaları
ayrı ayrı giyin, ister bütün bir görünüm yaratın, içinizdeki sporcuyu bu sezon
kesinlikle açığa çıkartın.
SANAT FESTİVALİNE HAZIR OLUN
Eğer iyi
bir palto bir tablo kadar pahalıysa neden ikisini birleştirmiyoruz? Moda ve
sanatın yine birbirine yaklaşmasıyla modanın sanatı konuşturduğu bir yaz bizi
bekliyor.
Chanel,
Celiné ve Prada podyumları cesur ve yaratıcı tasarımlarla doluydular. Meksika
sokak sanatı referansları taşıyan Prada, daha çağdaş bir yaklaşımın örneklerini
sergilerken Koons etkileşimli setiyle Chanel, Brassai’nin grafiti çalışmasıyla
Celine modada sanatı çok iyi kullanmayı bildiler. Bu akım herkes için uygun
olmasa da, doğru kullanıldığında etkisi büyük olacaktır.
ÇİÇEK AÇACAĞIZ
Miranda
Priestly’i boş verin ama çiçekler 2014 sezonunda da moda dünyasının ipi
göğüsleyen trendi oldular. Bahar ve çiçek kulağa biraz sıradan gelse de, 3D
uygulamaları, el boyaması desenler, işlemeli ve Marc Jacobs’ın Hawaii-Viktoryen
karışımlarıyla çiçekler bu sene sadece çiçekten daha fazlasını ifade ediyorlar.
Christopher Kane botanik ve bilimselken, Raf Simmons defileyi çiçeklerle
doldurdu. Farklı yollarla olsa da, herkes ama herkes bu deseni kullandı.
Rebecca Taylor’ın yaz koleksiyonundaki gibi narin çiçeklileri ince kumaşlardan,
kadınsı siluetlerden ve rahat kesimlilerden seçebilirsiniz.
PİLELİ LÜTFEN!
Pileli
etekler bu sezonun eteği olmayı garantilemiş görünüyor. Kullanılan materyaller
metalikten, şifona, ipekliden, şeffafa kadar uzanıyor. New York Moda
Haftası’nda Proenza Schouler metalik karışımlarıyla oyuna erken girenlerden
olurken Dries Van Noten da farklı karışımlarla olaya seyirci kalmadı. Londra’da
Christopher Kane sezonun öne çıkanlarından ve bu trendi kullananlardan oldu.
Christian Dior’un Raf Simmons’ı ajandaya bacaklarına güvenenler için yandan
pileli etekleriyle dahil oldu. Milano’da Salvatore Ferragamo saten pileleri
eteklerin bir yanında kemerlerle bağlarken renk olarak şampanyayı seçti. Pileli
eteğe getirilen yeni ve modern yaklaşımlarla, bu eski dostumuz sıcak yaz
günlerinde kurtarıcınız olacak.
PÜSKÜLLER İNCELİYOR
Püskül
genelde bize western veya rock yıldızlarını çağrıştırsa da, yeni sezonda
tasarımcılar daha ince siluetlerle daha rafine görünümler yakalanabileceğini
kanıtladılar. Rodarte L.A. kızının dolabına püskülü eklerken, Anna Sui daha
yumuşak bir renk paletini tercih etti. Markada 10. Yılını kutlayan Calvin
Klein’ın yaratıcı direktörü Francisco Costa ise minimal ve zarif bir estetiğe
sahip olan markanın defilesini püsküllü parçalarla kapatarak, daha maksimal bir
yaklaşım izledi. Deri, boncuk veya ipek, püskülün yakıştığı iyi bir parça
bulursanız, yatırımınızı yapın.
PANTOLONLAR BOLLAŞIYOR
Bedeni
saran skinny pantolonların hakimiyetiyle nefes alması zorlaşan bacaklar artık
rahatlayabilir. Her vücut yapısına uyan bir akım olmasa da, vücudunuzu uzun
göstermek için yüksek belli pantolonlardan yardım alabilirsiniz. Beli
vurgulamak için pantolonları bir kemerle kullanmayı tercih edebilir ve paçaları
yere belli belirsiz değecek uzunlukta bırakabilirsiniz. Bu kadar ipucundan
sonra, podyumlara dönelim mi? Bol kesimli pantolonlar Alexander Wang, Karen
Walker ve Charlotte Ronson podyumlarındaki örnekleri gibi, kısa üstlerin de
doğal olarak tamamlayıcısı sayılabilirler. Kısa üstlerin dışında, kısa ceketler
ve gömleklerle de, belki her şeyle giyilebilen bol paçalı pantolonlar ayakkabı
konusunda da uyumlular. İster oxfordlarla, ister en yüksek topuklularınızla
gönül rahatlığı ile giyebilirsiniz.
ŞEFFAFLIK YİNE MODA
Daha
önceki sezonlardan beri süre gelen şeffaf ve transparan akımı yine sezonun en
seksilerinden. Bu trendi seviyorsanız, üst, etek, gömlek herhangi bir şeffaf
parça bu trendi uygulamak için imdadınıza yetişecektir. Bu sezon dikkat
edilmesi gereken bir şey varsa o da şeffaf ve opak parçaları üst üste kullanıp,
görünümün yavaş yavaş inşa edilmesi ve hayal gücüne yer bırakmayan şeffaflığın
hükmünü yitirmesidir. 2014 baharında ne kadar ten göstereceğiniz tamamen sizin
kontrolünüzde. Opak ve şeffaf parçalar vücutla saklambaç oynarken, tasarımcılar
kremsi yarı saydam plastiklerle de yaratıcılıklarını konuşturdular. Bu trendi
uygulamanın en güzel yolu farklı uzunluktaki şeffaf parçaların birbiriyle
giyilmesi ve paneller kullanılarak yaratılmış parçaların seçilmesi olacaktır.
PARLAYACAĞIZ
Tasarımcılar
metalik madene dalmaya devam ederken, heykelsi siluetler, vücutları saran
görünümlerle birleşiyor. Metalikler artık yalnız gece tercih edilmekten
kurtuluyor. Aslında metalikleri uygulaması kolay değil ve ucuz görünme riski
her zaman mevcut ancak bu sezonda parlaklık, zengin brokarlar, gösterişli
lameler ve baş döndürücü altın işlemelerle sağlanıyor. Giambattista Valli, daha
açık tonlarda metaliklerden yana tercihini yapmış, daha sakin bir altın tonunu,
minimal bir seviyede parlaklıkla birleştirmiş kırılgan ve feminen bir ceket
haline getirip koleksiyonunun en öne çıkan parçasını oluşturmuş. Lanvin akıcı
parlak kumaşları, daha bol kesimli elbiselerle kullanmış, daha rahat ama hala
şık ve duygusal kadın görünümünü korumuştu. Antonio Berardi ve Balmain‘in
parıldayan gümüşleri, Dolce Gabbana ve Dries Van Noten’in ödül parlaklığındaki
altınları, Tom Ford ve Marc Jacobs’ın fütüristtik yaklaşımları arasından seçim
yapmakta zorlanıp, bu trendle sokaklarda bir yıldız gibi parlayacaksınız.
LOGOLAR HER YERDE
Bu kadar
çok sokak modası ve 90’lar referansının olduğu bir sezonda logoların geri
dönüşü de sürpriz olmadı. Moda dünyası
80’lerden beri bu kadar çok tipografiyi bir arada görmemişti. Bu bağlamda
sezonun en akılda kalan ve zekice tasarlanmış logolu parçası Alexander Wang
koleksiyonundan oldu. Georgia May Jagger’ın üzerinde transparan panellerle
tasarlanmış sweatshirt ün üzerinde “Parentel Advisory Explicit Content”
yazıyordu. “Tasarlarken iki yanlılığı düşündüm“ diyordu Alexander Wang,
maskülenlik ve sapkınlık, feminenlik ve masumiyete karşı. “Bunu yaparken eğlenmek
istedim, esprili olsun istedim” diyen Wang, hislerini yansıtmakta oldukça
başarılı olmuşa benziyor. Mesaj kaygılı Vivienne Westwood çevreyle ilgili
yorumlarına 2014’te devam ederken, Kenzo ise aşırı balık avlanması ve
okyanusların kirlenmesi ile ilgili düşüncelerini iletiyordu. Logolu tişörtler
ve yüksek sesli sloganlarla dolu sıcak günler bizi bekleyedursun, siz yine de
kelimelerle dolu yaklaşımı billboardlara bırakın ve daha fısıldayan mesajlara
yönelin. Unutmayın ne kadar esprili, o kadar iyi.
PASTELİN CAZİBESİ ARTIYOR
Modanın
tatlı tarafını sevenlere bir müjdemiz var. Pastel tonlar mevsimin ana
notalarından birini oluşturuyor. Pasteller ilk olarak Burberry’de görüldü,
şeker tonları, kontrast siluetler ve şeffaf kumaşlarla kullanıldı. Peter
Pilotto yumuşak tonları, imzası olan desenlerle birleştirdi. Christopher Kane
botanik ilhamlar olan koleksiyonunda fıstık yeşili ve lilayı kullandı. Milano
Moda Haftası’nda Donatella Versace, Versace koleksiyonu için markanın imzası
olan gösterişli görünümü pastellerle de uyguladı. Miu Miu pastellere daha
emsalsiz bir yaklaşım sergiledi ve 1970’ler referansıyla, iyi kesimli güzel dış
giyim parçalarıyla kullanıp, pastel tonlarını blokladı. Carven, Mulberry ve
Dior da bize pembelerin, su yeşillerinin bol bol kullanıldığı parçalar
tasarlasa da bu yıl pastellerin tatlılıktan çok, daha cazibeli bir havası
olduğu kesin.
TRİBAL TINILAR
Afrika
çöllerinden, Japonya’ya, oradan Latin Amerika’ya modanın bu sezon folklorik bir
yolculuğa çıktığı kesin. Zengin işlemeler, etnik takılar, drapeler ve grafik
desenler sanki National Geographic sayfalarından podyumlara transfer olmuş
gibiydiler. Givenchy, Valentino ve Alexander McQueen bu yolculuğun baş
mimarları oldular. Ricardo Tisci’nin, Afrika esintilerini Japon kimonolarıyla
birleştirdiği parçalar, geçen sezonun kitch Bambi desenlerinden sonra, daha
olgun ve estetik bir dünyanın kapılarını aralıyordu.
1 yorum:
güzel bir yazı olmuş.
Yorum Gönder