30 Ağustos 2008 Cumartesi

Cadınız Akşam Gazetesi'nde

Bundan bir süre önce Akşam gazetesi yazarı Özlem Aktürk'den, moda bloggerları ile ilgili bir yazı yazmak ve fotoğraf çekimi yapmak istediğine ilişkin bir mail aldım. Benim blogumun formatının kimliğimle ilgili fazla ipucu vermeme üzerine kurulması sebebiyle bu konuda şüphelerim olsa da özgemişim ve işimle ilgili soruları es geçerek uzun yorum sorularını cevaplayıp kendisine gonderdim.17 Ağustos'ta sıcak, rüzgar gibi zorlu hava koşullarında Leb-i Derya'da yapılan çekimlerde benim dışımda NYC2ist'den Rana Solaker ve Fashinolism'den İlke'de vardı. Renkli kokteyller bana tatil köyü tanıtımlarını hatırlatıp, güldürürken 1,5 saat süren ve pek çok kare çekilen çalışma çoğu yönden benim düşündüğüm gibi olmasa da bitti. Çekimde bulunamayan diğer bloggerların kendi fotoğraflarını cekip gondermeleriyle tamamlanacak olan yazının içeriği, cevaplarımdan pek azını içerse ve bazı dediklerim küçük değişikliklere uğramış olsa da yazı ve fotoğraflar Akşam Gazetesi'nin ekinde bugün, yani 30 Ağustos günü çıkacakmış. Ben yarın sanıyordum, benim içinde sürpriz oldu. Tabi burda hey sonunda yüzünü görebileceğiz hayallerine dalan siz sevgili okurlara, görebileceğiniz tek şeyin maske ve şapkanın açıkta bıraktığı yerler olacağını şimdiden belirtmek isterim :) Ben de hemen bir Akşam Gazetesi almaya çıkayım bakalım sonuç ne olmuş :) Gazeteye ulaşamayanlar veya üşengeçler için burda da bir şeyler var.

28 Ağustos 2008 Perşembe

Cadının tatil seçimleri bölüm 2






Dedim ya pek bir şey götürmedim diye, yine aynı şeyler demeyin, sonuçta topu topu 3 gece kaldık. Bu arada Sebnem'in sorusu üzerine bir önceki posttumdaki rujumun rengini araştırdım,%100 emin olmasam da çok büyük ihtimalle Sebastian Trucco-Red Garter, siz onun red falan dediğine bakmayın basbayağı pembe ve bu kadar parlak görünmesindeki temel faktör ışık sanırım .




  • Elbise: Miss Selfridge

  • Çanta : Topshop

  • Sandaletler : Porronet, Barcelona'dan

  • Taslı saç bantı: Accessorize

  • Pembe- gümüş bileklikler: Fendi-Tiffany& Co.

  • Jean sort: H&M

  • Gri üst: American Apparel

  • Kolye: Tam hatırlamıyorum Accessorize olabilir, çiçekli saç bandı kesinlikle Accessorize

  • Beyaz Çanta : Codello

  • Şapka :Miss Selfridge
  • Gözlük: Marc by Marc Jacobs

Sortlu resimler uçağa binmeden önce son Alaçatı turumuzdan ama benim favorim mavi kapı önünde çekilen, o ton maviye bayılıyorum, her şeyi güzel gösteriyor :) Arkadaşımdan gelecek bir cd daha var eğer orda unuttuğum bir şey yoksa, sanırım hepsi bu kadar.

27 Ağustos 2008 Çarşamba

Cadının tatil seçimleri bölüm I




Giderken hiç topuklu ayakkabı götürmedim çünkü aklımda öyle dolaşmak veya o tarz yerlere gitmek yoktu, bu tatil tamamen dinlenme ve rahatlama üzerine kurulmuştu:


  • Elbise : Laura for Topshop

  • Çanta: Topshop

  • Sandalet: Zara

  • Bilezik: Fendi

  • Küpe: Accessorize

Elbisenin üzerinde küçük kırmızı çıpalar var tam yazlık, tipini, rengini ve neşeli halini çok sevdim. O gece Babylon'a gittik,Oldies but Goldies gecesi vardı, 24:00'den sonra dolmaya başlıyor ve hafta içi kitlenin yaşı biraz küçük olup, sanki yazlık disco havası olsa da haftasonları daha iyi bir ortam var.Gece çıkmayı sevmiyorsanız, gündüz plajı ve yemekleri de tavsiye edilir, sakızlı frozenı deneyin ;)


Ben Alaçatı'dayken...






Alaçatı'dan döneli 2 hafta oldu, o zamandan beri pek fazla post atamadım çünkü işte deli gibi bir tempoda çalışıyorum. Zaten 3 günlük Alaçatı kaçamağımın da temelinde, bu tempo için enerji toplamak vardı. Orayı çok anlatmayacağım zaten gidenler, başkalarından dinleyenler ve okuyanlar elbette vardır ama orada herkes için bir şeyler olduğunu söylemek isterim. Biz iki kız çok güzel vakit geçirdik, pırıl pırıl ve soğuk denizde yüzdük, güzel yemekler yedik, yeni tatlar denedik, dünya sörf şampiyonasını seyrettik, uzuun bir süre yetecek göz banyosu yaptık, anlarsınız ya :) Bu arada kesinlikle her iki cinse de sörf yarısı seyretmek tavsiye edilir, sorfcu kızlar çok başarılı olmasa da izleyenler ve sponsorların kızları hoş bir ortam yaratıyor :)Hatta cuma gecesi gece yarısına doğru , Sudan'da yenilen yemekten sonra çakır keyif alışveriş bile yaptık, çok keyifli ve komikti :) Burda A46'dan tutun da küçük,organik ürünler satan mağazalara kadar pek çok şeyi bulmak mümkün, tabi çok ucuz olmadıklarını belirtmem gerekir. Fash adında Taka Wear ürünleri satan mağaza da pek çok şey beğendik ama alamadık, fiyatları tahmin edebileceğiniz gibi hayli yüksekti.Bu mağazalardan da artık oranın eski Alaçatı olmadığını anlayabilirsiniz ama bu haliyle de güzel. İstanbul'da bir bir kapanan Kyo My Friend mağazalarından birini burda bulunca ve indirim de olunca tabi fırsatı kaçırmadık. Ortadaki böcekte neyin nesi diye soracak olursanız, Oev'in ev eşyaları satan dükkanından, kapıya asmak için aldığım sevimli bir hatıra. Alacatı'dan hafif semirmiş bir şekilde dönerken yenmesi ve görülmesi gerekenler: İmren Han'da irmik helvası üstü, sakızlı dondurma, sütlü tatlılar ve yumuşacık sakızlı kurabiyeler, Sudan'ın farklı yorumuyla Ege mezeleri, şeftalili, elma fesleğenli votkaları, kesinlikle mısır ya da orda bilinen adıyla darı, ben hayatımda Çeşme'de yediğim mısırlar kadar sütlüsünü yemedim, caminin orda açılan takı pazarı, ilk girdiğinizde soldan ilerlerseniz bizim de alışveriş yaptığımız teyzenin el işi oya ve yarı değerli taşlarla oluşturduğu kolyelere bayılacaksınız. Orada çektiğimiz diğer fotografları ve giydiklerimi de en kısa zamanda koymaya çalışacağım, şimdi kalın sağlıcakla :))

23 Ağustos 2008 Cumartesi

Hey Mary Jane!




Yine bir elbise günü.. Kombinasyona genelde hakim olan renk; kırmızı ve beyaz ama ayakkabılar çok renkli. Bu ayakkabıların tarzının klasik Mary Jane olmasına ama renklerin bu klasik duruma inat bambaşka bir telden çalmasına bayılıyorum :


  • Strapless elbise :Zara

  • Hırka :H&M

  • Ayakkabı :Marc by Marc Jacobs

  • Çanta :Codello

  • Dombili tahta kolye :Topshop
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...